13 Nisan 2012 Cuma

Demir Tırnaklık



+ Patrona Holiiiii!
-Evet,benim.
+ Mektubun var.


Sana beraber çay içip konuştuğumuz
Hayal mahsüllerinin tozlu caddesindeki evimizden sesleniyorum.
Merhaba kadim dostum Patrona!

Nasılsın diye sormayacağım.
Biliyoruz ki dünya kötü
Ama can verdiğin kelimeler inletiyor yeri göğü.
Ve asilsin o çok sevdiğin atlar gibi.
Kimileri ayakları üstünde dururken
Kimileri başkasının kucağında durmayı tercih ederdi.
Evet,sen hala ayakları üstünde duran
Düşünceleri düşlere giremeyen kişisin.
Patrona'sın,evelallah..

Bu mektubu okurken yine göz torbalarını
Ovuşturuyorsun,biliyorum.
Belki gördüklerine inanmak istemiyorsun
Ya da gözlerine perde çekildiğini düşünüyorsun.
Yanlış..
Ne yazık ki hala insanların kötülük filmi hala devam ediyor.
Yaşamayı iple çekerken umutlu gözlerle,
Karamsarlık seni intihara halatla çekiyor.

Seni yavaş yavaş anlıyorum Patrona.
Hayatının seyir defterine tırnak açarak yazdığın 'canlılar'
Hayvanların pis ellerindeki tırnakların kiri kadar olamadılar.
Senin dediğin gibiydi her şey
'Doğru düşünce,düşünce kazanılan düşünceydi.'
Bilemedim,affola..

Her düşünce bir bebekti ve sahipsiz bir piç gibi
Cami avlusuna bırakılamazdı.
Asıl zanlılar seni bebek taciri göstermeye çalışıyorlar,
Piçlerini sahiplendiğin için.
Düşüncelerin yüzünden bedenin
Demir parmaklar ardında.
Ama düşüncelerin nefesini aldığın havanın
Çok ilerisinde,ayyaşları ayıltmakta..

Seni sevmeyenler var Patrona
Onlar zaten sevmesinler.
Çünkü sen onlar gibi Nobel'i almayı hayal etmedin
Çünkü sen Nobel'i reddetmeyi hayal ettin can dostum..

Kelimelerim boğulmaktayken bu engin deryada
Kendine iyi bakmanı istiyorum.
Sevenlerinin selamı üstünde,unutma lütfen.
Bir daha ki mektupta görüşmek üzere..

Katibin Fatih Balcıoğlu

Fatih Balcıoğlu (Patrona Holi)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder